Ana içeriğe atla

Kayıtlar

sonraki gün etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Yaşamaktan Vaz Geçmeden Önce Okumanız Gereken Gerçek Bir Yaşam Hikayesi

Çok sağlam fiziksel bir travma geçiren bir insanın "hayatta kalmak" ile "yaşamaya devam etmek" arasında kat edebileceği en uzun mesafe ne olabilir sizce ? Bu sorunun yanıtını beraberce aramadan önce kavramlarda anlaşalım. " Hayatta kalmak" başa gelen travmadan kurtulup yaşamaya devam etmek anlamında kullanılan genel geçer bir ifade. "Yaşamaya devam etmek" ise nefes alıp vermekle, Mazlow'un ihtiyaçlar piramitinin tepesinde yer alan kendini gerçekleştirmek deneyimi arasında herkesin kendince yaşamaktan ne anladığına göre çok farklı deneyimlediği hayat dediğimiz hanın iki kapısı arasındaki yolculuğumuzu tanımlamak için yerli yersiz kullandığımız başka bir ifade. Şimdi durumu biraz daha somutlaştıralım. Bir araba karşıdan karşıya geçerken size fena halde çarpsa, hayatta kalma şansınız nedir sizce ? Diyelim ki hayatta kalmayı başardınız, modern tıp sizi ne kadar rehabilite edebilir, ve sonrasında siz hayatınıza ne koşullar altında devam edebi

Koku, Hatıra ve Soma

Ayılar özel ilgi alanlarımdan biri olmuştu bir dönem. İşi o kadar ileri götürmüştüm ki ayılarla ilgili bir yazı  bile kaleme almaya cüret etmiştim. Bu devasa mahluklarla ilgili beni en çok etkileyen konulardan biri, beyinlerindeki gelişmiş olfactory bulp adı verilen bölüm sayesinde insana oranla 2100 kat daha ileri koku alma yetenekleri olmuştu. Örnek vermek gerekirse, siz ormana adımınızı attığınızda, sizden 40 km ötede bulunan bir ayı, aranızda görsel temas olmamasına karşın varlığınızdan ve konumunuzdan haberdar olabilir. Şöyle bir düşününce, en gelişmiş orduların bile elinde olmayan bir yer tespit cihazının, bir pençesi ile kafatasınızı kırmaya muktedir bir canlının elinde olduğunu idrak ettiğim anda, kendimi saçma sapan bir orman gezintisine zorla götürülmüş ve biraz sonra bir ayı tarafından parçalara ayrılacak bahtsız bir bedevi olarak hayal etmiş ve ne yalan söyleyeyim epey bir endişelenmiştim gereksiz yere. Koku alma duyusu, teknik olarak olfaction olarak adlandırılan çok k

Küçük Dertlerin İnsanının Boşa Giden Son 24 Saati

    Ne zaman trafikte bir cenaze arabasının arkasına düşsem koşturduğum hengamenin içinde rahmetliye üzülmeye vaktim olup olmadığına karar veremeden arkasında bıraktığı ertesi günün yalan olmasına üzülmeye başlarım. Yeşil arabanın arka bölümünde fonu yeşil, üzeri sırça sami harfleri ile bezenmiş beze sarılmış tabutun içinde olan merhum bir gün önce neyin peşindeydi acaba sorusu tüm benliğimi kaplar. Erkek miydi, kadın mıydı, kaç yaşındaydı, ulan yoksa bizim jenerasyondan mıydı gibi soruların omur iliğimden geçip korkudan içimi titretmesi, dikiz aynasına attığım periyodik bakış için ya da kullandığım arabanın motorundan çıkan hırıltıyı algılayıp debriyaja ya da gaza basma kararını vermem için gereken zamandan çok daha kısa bir zamanda gerçekleşir. Arada çaktırmadan ön kabinin sol tarafında oturan cenaze yakınına bakarım. İtiraf edin hepiniz için cenaze aracına arkadan yaklaşırken en sağda, karşıdan gelirken en solda oturan zat, merhumun en yakınıdır. Bu, bilinç altında hepi